GAVS NE DEMEK ? GAVS NE ANLAMA GELİR ? SİZLER İÇİN ARAŞTIRDIK.
Tasavvuf dünyasında sıkça karşımıza çıkan terimlerden biri de "Gavs"tır. Gavs, tasavvufi düşünce akımının getirilerinden olup, özellikle dini metinlerde ve sohbetlerde sıklıkla kullanılır. Peki, Gavs ne demek ? Gavs ne anlama gelir? Kimlere Gavs denir?
Gavs Nedir?
Gavs, tasavvufta kendisine belli başlı konularda danışılan, evliya ve alim mertebesine erişmiş kişilere verilen bir unvandır. Gavs olarak nitelendirilen kişiler, derin bilgileri ve manevi güçleriyle insanlara yol gösterici olurlar. Gavs, Allah'a yakın olduğuna inanılan, O'nun sırlarına vakıf olmuş ve insanlara rehberlik eden seçkin bir şahsiyettir.
Tasavvuf ve divan edebiyatında gavs kelimesinin tam olarak anlaşılabilmesi için "kabz" ve "bast" terimlerinin de bilinmesi gerekir. Kabz, kulun bunalması, ruhen daralması ve zor durumda hissetmesi anlamına gelirken; bast ise ruhen rahatlama ve ferahlığa erme halini ifade eder. Gavs, işte bu kabz halindeki kişilerin sığındığı ve yardım talep ettiği manevi bir rehberdir.
Gavs-ı Sıkaleyn Ne Demek?
"Gavs-ı Sıkaleyn" ifadesi, tasavvuf literatüründe önemli bir yere sahiptir. Bu tabir, Arapça kökenli olup "iki ağır şeyin yardımcısı" anlamına gelmektedir. Burada bahsi geçen iki ağır şey, Kur'an-ı Kerim ve Ehl-i Beyt'tir.
Gavs-ı Sıkaleyn, insanların ve cinlerin manevi rehberi, onların sığınağı ve yol göstericisi konumundadır.
Hz. Peygamber'in hadislerinde de "sakaleyn" kelimesine rastlamak mümkündür. Bu hadislerde, insanlar ve cinler için doğru yolun Kur'an ve Ehl-i Beyt'e tabi olmaktan geçtiği vurgulanır. Gavs-ı Sıkaleyn de bu iki kutsal emanete sımsıkı bağlı olan, onların nûrundan feyz alan ve insanlara bu nûru yansıtan bir şahsiyettir. Hz. Peygamber'in ailesine mensup olan Ehl-i Beyt, gavs makamına erişmiş pek çok önemli ismi barındırmaktadır.
Gavs ve Kutub Arasındaki Fark
Gavs, en büyük alimlere verilen isimler arasında yer alır ve iki sınıfa ayrılır: Geçici Kutub ve Kevni Kutub. Geçici kutublar, yazdıkları eserler ve fikirleriyle insanlara yol gösterirken; kevni kutublar ise tarikat ehli olup, ölümlerinden sonra dahi kitapları ve davranışlarıyla örnek olmaya devam ederler.
Bu ayrım, "ibn-i vakt" ve "ehl-i vakt" kavramlarıyla da açıklanabilir. İbn-i vakt, zamanın oğlu anlamına gelirken; ehl-i vakt ise zamanın efendisi demektir. Gavs, ehl-i vakt mertebesine erişmiş, zamanın ve mekânın ötesine geçmiş bir şahsiyettir.
Tasavvufta "Ya Gavs" İfadesi
Tasavvuf geleneğinde, bir ehilden yardım talep etmek için "yetiş ya gavs" ifadesi kullanılır. Bu ifade, marifet yolunun henüz başında olan müritler tarafından, manevi sıkıntılardan kurtulmak ve şeytanın vesveselerinden arınmak için sıklıkla dile getirilir. Gavs'tan alınan yardım ve destek sayesinde, müritler kabz halinden sıyrılıp bast haline erişebilirler.
Gavs kelimesi, Arapça kökenli bir kelime olup "ġawṣ" kökünden gelmektedir. Osmanlı döneminde de sıkça kullanılan bu terim, özellikle tasavvuf erbabı arasında yaygın bir şekilde benimsenmiştir. Gavs unvanına sahip olan kişiler, dönemin en saygın ve bilgili şahsiyetleri arasında yer almışlardır.