İRAN ORDUSU NE KADAR GÜÇLÜ ? SİZ DEĞERLİ OKURLARIMIZ İÇİN ARAŞTIRDIK...

İran ve İsrail arasındaki gerginliklerin tırmanmasıyla dünya bir kez daha İran'ın askeri kapasitesini mercek altına almaya başladı. Peki İran ordusu gerçekten ne kadar güçlü? Tahran'ın elindeki askeri imkanlar neler? Gelin birlikte inceleyelim.

Dünyanın En Kalabalık Ordularından Biri
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nün verilerine göre İran ordusu ve İran Devrim Muhafızları'nın toplamda 780 bin aktif personeli bulunuyor. Bu rakamla İran, Ortadoğu'nun en kalabalık ordularından birine sahip. Ordunun elinde çok sayıda tank, zırhlı araç, savaş uçağı ve savaş gemisi mevcut. Ancak uluslararası ambargolar nedeniyle bu ekipmanların çoğu eski ve bakıma muhtaç durumda.
  Asıl Güç Füzeler ve İHA'lar
İran ordusu son yıllarda özellikle füze ve insansız hava araçlarına (İHA) yatırım yaptı. İran'ın elinde 2000 km menzilli balistik füzeler ve hassas güdümlü seyir füzeleri bulunuyor. Ayrıca gelişmiş İHA'lar üreten İran, bu İHA'ları Ortadoğu'da vekalet savaşlarında aktif şekilde kullanıyor. Rusya'nın Ukrayna savaşında da İran yapımı İHA'ları tercih ettiği biliniyor.
  Asimetrik Savaş Doktrini
İran ordusu konvansiyonel anlamda ABD veya İsrail ile boy ölçüşemeyeceğinin farkında. Bu nedenle "asimetrik savaş" olarak adlandırılan bir strateji izliyor. Yani doğrudan çatışmak yerine vekil güçler aracılığıyla dolaylı müdahaleler yapıyor, füze ve İHA saldırılarıyla hedef alıyor. Ayrıca Hürmüz Boğazı gibi stratejik su yollarını kapatma tehdidiyle caydırıcılık sağlıyor.
  Yaptırımlar Askeri Gücü Zayıflatıyor
Uluslararası yaptırımlar İran'ın askeri modernizasyonunu sekteye uğratan en büyük faktör. Ambargolar nedeniyle İran modern silah sistemleri ithal edemiyor. İran ordusu eski Sovyet veya Çin ekipmanlarını kendi imkanlarıyla elden geçirerek kullanmak zorunda. Bu durum hareket kabiliyetini ve etkinliğini düşürüyor.
  İran'ın Vekil Güçleri
İran ordusunun en önemli kozlarından biri, Ortadoğu çapında kurduğu vekil güçler ağı. Lübnan'daki Hizbullah, Irak'taki Haşdi Şabi, Yemen'deki Husiler ve Suriye'deki bazı milisler İran'dan askeri ve mali destek alıyor. Bu gruplar İran'ın bölgesel nüfuzunu artırmasına ve düşmanlarına karşı hibrit savaş yürütmesine olanak tanıyor. İran "direniş ekseni" olarak adlandırdığı bu ittifakı, olası bir savaşta ileri karakol olarak kullanabilir.
  Hürmüz Boğazı'nı Kapatma Tehdidi
İran ordusu, petrol trafiğinin yüzde 20'sinin geçtiği Hürmüz Boğazı'na hakim konumda. İran donanmasının bu dar suyolunu mayınlar, füzeler ve sürat botlarıyla kapatma kapasitesi var. Böyle bir hamle küresel enerji fiyatlarını bir anda tavan yaptırabilir. Bu nedenle İran, boğazı kapatmakla tehdit ederek uluslararası baskılara karşı koz olarak kullanıyor. Tahran gerekirse petrol ihracatını da askıya alabileceğini söylüyor.
  Siber Savaş Kapasitesi
İran ordusu son yıllarda siber savaş yeteneklerine de yatırım yaparak bu alanda önemli bir aktör haline geldi. İran, Stuxnet virüsüyle nükleer tesislerinin saldırıya uğramasından sonra siber savunmaya ağırlık verdi. Aynı zamanda ABD, İsrail, Suudi Arabistan gibi rakiplerinin altyapılarına siber saldırılar düzenleyebiliyor. Olası bir savaşta İran'ın siber saldırılarla düşmanlarını felce uğratmaya çalışması bekleniyor.