İşte yurtdışı uygulamalar ile Türkiye'deki farklılıklar

Turizm sektörünün sevilen ismi Tur operatörleri Platformu Dönem Sözcüsü Cem Polatoğlu Türkiye'de otellerde yapılan Covid-19 uygulamaları ile yurtdışındaki uygulamalar arasındaki farklılıkları analiz etti.

Ülkede sadece 100.000 çalışanı olan, kapalı ortamda saatler geçirilen AVM'ler, Sürekli müşteriyle temas eden Berberler, Kuaförler açıldıysa 2.5 milyon istihdam sağlayan 52 sektöre kaynak sağlayan turizm sektörü ve ağırlıklı açık ortamda vakit geçirilen oteller de elbet açılmalıydı. Not: Türkiye'de oteller hiç kapanmadı, şimdi faaliyete geçiyorlar.

Faaliyet genelgesi yayınlandı. Ne diyeceksiniz?
Bizler uluslararası tur operatörüyüz. Rekabet içerisinde olduğumuz İtalya, İspanya, Fransa, Yunanistan gibi ülkelerde hangi önlemler alınıyor, neler yapılıyor onları araştırıyor, yurtdışı partnerlerimizle konuşuyoruz, paylaşıyoruz.

Açıklanan genelgede belirtilen önlemler ile yurtdışındaki otellerin önlemleri arasında farklar var mı?  Açıklanan Genelge çok iyi düşünülmüş olsa da yurtdışı uygulamalarla arasında farklar var. 

Yurtdışı uygulamalar ile Türkiye'deki uygulamalar arasındaki farklar nelerdir? ;

- Yurtdışındaki resortlarda, müşteri ile temas eden personelin sezon boyunca dışarıyla ilişkisi kesiliyor. Personel sezon süresince Resort lojmanında kalıyor.Bizde, personel eğer servis yoksa toplu taşıma araçları ile işine gidip, gelecek.

- Yurtdışı büyük otellerde yığılmayı önlemek amacı ile 18-20:00 ve 20-22:00 olarak 2 şift akşam yemek servisi yapılıyor. Mümkün olduğunca yemekler açık havada alınıyor.

- Yurtdışında Müşteri, akşam yemeğinde ne yiyeceğini kahvaltıda dağıtılan menü kartlarına işaretler. Akşam yemeği vakit kaybedilmeden hazırlanmış olarak masalara servis edilir.  Müşteri ek olarak banketten istediklerini seçebilir. 

- Bizde, 50 çeşit peynirin, 20 çeşit yemeğin olduğu açık büfe eskisi gibi korunmak isteniyor. Tek fark, müşterinin yemeği teker teker banketten seçip aşçının kendisine vermesi. Burada Cem Yılmaz'a çok malzeme çıkacaktır elbet !

Hesabımız şöyle; Türk müşterisi 100 çeşit yemeğe göz atıp, antipasta, salata, tatlı, içecek seçerken iyi niyetle 10 dakikası bankette geçecek. Bu, 500 müşteri için toplamda 5000 dakikaya (83 saat) ihtiyaç var demektir. Bankette 10 aşçı aynı anda 10 müşteriye baksa 8 saate ihtiyaç var. Tabi müşteri, 500 kişilik otelde 1,5, 2m sosyal mesafeyi koruyarak, yüzlerce metrelik kuyruğu bitirmeyi başarırsa...!  Yani bu durum pratikte zor gözüküyor. Sahadaki otelci meslektaşlarımızın görüşü bu. Makul çözüm ise; ya genişletilmiş A la Carte sistemine geçilmesi veya banketlerde salata dahil her şeyin paket servis haline getirilmesi. Müşterinin de tepsiyle geçerken istediği paketi seçip alıp gitmesi... 

Bunların dışında;

- Yurtdışında otellerde restoran girişleri ve çıkışları ayrı kapılardan yapılıyor. Bakanlığın genelgesinde böyle bir ayırım yok. Restoran giriş-çıkışları çoğunlukla aynı kapıdan yapılıyor. Eni 2, 3 metre enindeki kapıda 500 kişinin geliş-gidiş sirkülasyonu insanları zorlar...

- Genelgede "Yemek servisi verilen masalar arası mesafe 1,5 metre, yan yana sandalyeler arası 60 cm olacak şekilde düzenlenir" denmiş. Restoranda maskesiz olarak masaya oturuş kalkışta yanımızdakilerle mesafe neredeyse sıfır olacak. Araya bir de garsonun girip çıktığını düşünelim... Şezlonglar arası mesafe dünyada 2,5-3m iken Türkiye'de 1,5m kuralı yeterli değil.  Şezlong giriş çıkışlarında bu mesafe neredeyse sıfırlanır.

-  "Havuz suyunun, havuz ve plaj çevresinin temizliği ve hijyeni azami ölçüde sağlanır" denmiş ama havuzun büyüklüğüne göre kaç kişi girebilir belirtilmemiş. Plajların yoğun saatleri için de bir düzenleme henüz yok.

- Genelgede;   "Servis personeli, servis esnasında mesafe kurallarını korumaya ve temastan kaçınmaya özen gösterir" denmiş. Yurtdışında servis için sadece servis arabaları kullanılıyor. Müşteri garsonun getirdiği servis arabasından yiyeceğini içeceğini kendisi alıyor.

- Genelgede " Mümkünse tek kullanımlık şeker, tuz, baharat, peçete kullanılır" denmiş. Mümkünse hepsi tek kullanımlık olmalı. Aksi takdirde sadece tuzluk temizlemeye 1 kişi konuşlandırılmalı.

- Genelgede; "Tuvaletlerin zeminleri, klozetler, pisuvarlar, lavabolar, musluk ve batarya başlıkları, kapı kolları sık sık temizlenir, dezenfekte edilir" denmiş. Ancak, genelgede geçen Sık sık kelimesi "relatif" yani göreceli. Bu, Umumi tuvaletlerde "her kullanımdan sonra dezenfekte edilir" olarak değiştirilmeli. Bu durum zor ise, genel kullanım kapatılır. Her müşteri ihtiyacını kendi odasında giderir.

- "Covid-19 teşhisi konan müşteri veya personel odasının havlu, nevresim, yastık ve çarşafları ayrı toplanır ve ayrı yıkanması sağlanır" deniyor. Ben bu cümle "Covid-19'lu hasta müşteri hala otelde kalabilir" olarak anlaşılabilir.

Bunlar düzeltilebilirse insanlar gönül rahatlığı ile otellere gideceklerdir düşüncesindeyiz.

TÜM TURİZM CAMİASINA HAYIRLI BİR SEZON DİLİYORUZ...

Fotoğraflar; Rimini, Ravenna (İtalya), Santorini (Yunanistan) ve St.Tropez - Fransa.
  Sevgilerimizle,

Cem Polatoğlu
Tur operatörleri Platformu Dönem Sözcüsü
Tur Andiamo Y.K.B