Sinema Genel Müdürü Birol Güven, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde festival direktörü Suat Köçer moderatörlüğünde düzenlenen söyleşide bir projenin Kültür ve Turizm Bakanlığına başvuru süreci ve Bakanlık desteği hakkında bilgiler verdi.
Çözmemiz gereken en önemli problemlerden bir tanesi yapımcıların aynı anda birden fazla proje ile başvuru yapamaması diyen Birol Güven ‘Meslek birlikleri ile yaptığımız toplantılar sonucunda yönetmelikte düzenleme yapmaya karar verdik. İlk film yönetmeni ile hareket eden, ona destek olan yapımcı kendi filmi ile ilgili de destek için başvuru yapabilecek’ dedi.
Ortak yapımcılığı da destekleyeceklerini belirten Birol Güven ‘Yönetmelikte yapacağımız değişiklik ile bir yapımcının hem kendi projesi ile hem de ortak yapımcı olduğu proje ile desteğe başvurmasının önünü açacağız’ şeklinde konuştu.
BİROL GÜVEN: ANA AKIM SİNEMADA KÖTÜ DURUMDAYIZ
Bağımsız filmlerin, ana akım sinemadan daha başarılı olduğunu vurgulayan Birol Güven, ortak yapımcılığı geliştirerek ana akım sinemada daha az; ama daha büyük filmler yapılabileceğinin altını çizdi. Ana akım sinemanın dizilerimiz gibi yurt dışında ses getirmesi için, önce yurt içinde ses getirmesi gerektiğini söyleyen Birol Güven, ana akım sinemada kötü durumda olduğumuzu belirtti.
BİROL GÜVEN: DESTEK BAŞVURUSUNDA FİNANS RAPORU ÇOK ÖNEMLİ
Bakanlık desteği ile ilgili de önemli bilgiler veren Birol Güven ‘Destek başvurusunda senaryo önemli bir kriter olabilir. Ancak finans raporu da çok önemli. Projenin finans tarafı çok iyi çalışılmış ve planlanmış olmalı. Fikirler çok iyi olabilir; ama o fikri nasıl hayata geçirdiğiniz de önemlidir’ dedi.
BİROL GÜVEN: HER ŞEY HAZIR OLDUĞUNDA BAŞVURU YAPILMALI
Önce destek başvurusu yapıp sonra eksikleri tamamlamaya çalışanların çok olduğunu belirten Birol Güven, başvuru yapacakların her şey hazır olduğunda süreci başlatmalarını tavsiye etti.
İlk film destek başvurusunda hazırlanan ‘teaser’ ın bazen avantaj, bazen de dezavantaj yarattığını söyleyen Birol Güven ‘Çok beğendiğimiz bir projeyi, teaserı izledikten sonra elediğimiz oldu’ dedi.
FARUK GÜVEN: BU TOPRAKLARIN HİKAYESİNİ YURTDIŞINDA TEMSİL EDECEK NİTELİKLİ PROJELER ARIYORUZ.
Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde düzenlenen diğer panelde Türkiye’nin en büyük senaryo geliştirme ve destekleme platformu 12 Punto’nun kurulma sürecinden ve başvuru şartlarından bahseden TRT Sinema Müdürü Faruk Güven “Bu sene 12 Punto’nun altıncısını yapıyoruz. Objektif ve uluslararası standartlarda bir yol izliyoruz. TRT her zaman projelere destek oluyordu; ama başvuru süreçlerinde ve sonrasında bazı sıkıntılar yaşanıyordu. Şu anda çok daha profesyonel bir süreç işletiyoruz. Biz 12 Punto’yu bunun için kurduk. 12 Ocak- 12 Şubat tarihleri arasında başvuruları alıyoruz ve bu takvimi çok net işletiyoruz” dedi.
Yönetmen Mustafa Gürbüz moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, 12 Punto’ya başvurmanın şartlarını da anlatan Faruk Güven; uzun metrajda yapımcı şartı olduğunu, kısa metrajda ise yapımcı şartı aramadıklarını belirtti. “Yapımcının daha önce üretim yapması gibi bir şartımız yok. Tür şartımız da yok. Biz Türk sinemasını, bu toprakların hikayesini yurtdışında temsil edecek nitelikli projeler arıyoruz” şeklinde konuştu.
Projeleri bağımsız bir jürinin değerlendirdiğini söyleyen Güven ‘Ön jürimiz 5 kişiden oluşuyor ve her sene değişiyor. Bu isimler sektörün profesyonellerinden oluşuyor ve finale kalan projeleri onlar belirliyor’ dedi.
FARUK GÜVEN: ÖZGÜN HİKAYELER ÜRETMELİYİZ
Özgün hikayelerin çok değerli olduğunu vurgulayan Faruk Güven ‘Usta yönetmenlerin projelerini taklit etme, benzer tema üzerine gitme gibi bir eğilim var; ancak bunu kırmamız, bu sıkılmışlıktan kurtulmamız gerekiyor. Hikaye olarak zengin bir ülkeyiz’ dedi.
SUNDAY FİLMİNİN İSTANBUL GALASI YAPILDI
Festival kapsamında Atatürk Kültür Merkezi Yeşilçam Sineması’nda Özbekistan’ın ödüllü yönetmenlerinden Shokir Kholikov’un uluslararası festivallerden ödüller alan ilk uzun metraj filmi Sunday’in İstanbul galası yapıldı. Gösterim sonrası misafirler ile söyleşi yapan Kholikov ‘Kendi dedemin ve ninemin hikayesini anlattım. Amacım sadece iyi bir film yapmaktı; ancak beklediğimden çok daha fazla ilgi gördü’ dedi
YEŞİLÇAM’I ÖZLÜYORUZ!
Dr. Kadir Topbaş Kültür Merkezi’nde Zeki Subaşı’nın yönettiği Bizim İçin filminin gösteriminin ardından; akademisyen Mesut Aytekin moderatörlüğünde oyuncular Nilgün Kasapbaşoğlu, Gökhan Mumcu ve akademisyen Mesut Bostan sinema ve televizyonda değişen aile anlayışını konuştular.
Sıcak aile dizilerinin özlendiğini düşünen Nilgün Kasapbaşoğlu ‘Dizilerde aile kavramı kalmadı. Bence çok kötü bir durumdayız’ diye konuştu.
14-15 yaşlarındaTürk sinemasındaki bütün çocukları kendisinin konuştuğunu söyleyen Kasapbaşoğlu, o yılları çok özlendiğini söyledi.
Bir baba olarak tüm rollerini kızının gözlerinin içine bakarak karar verdiğini belirten diyen Gökhan Mumcu “Bir diziyi çocuğumla birlikte izleyemiyorsam; bu çok kötü bir şey” dedi.
Yeşilçam’ı özlediğini söyleyen Mesut Bostan, eski filmlerde herkesi içine alan bir masalsılık olduğunu söyledi.
YORUMLAR