Deniz Ersubaşı açıklamasında: "Turizmi bırakmış eski meslektaşlarımızın sürekli olarak sektörü karalayarak, büyük büyük genellemeler yapıp, insanları turizmden soğutmaya çalışmalarına taktığım yeni isim.

Bu sendroma yakalan eski turizmciler, buldukları her fırsatta, patronları, işletmecileri, yöneticileri, insan kaynaklarını kısaca her şeyi ama her şeyi karalarlar.

Öfkeli bir yazı tonları, eleştirel düşünceden uzak yorumları ve sürekli mağdur edebiyatları vardır. Artık sektörle bir işleri kalmadığı için, bol keseden atarlar, sataşırlar, küfrederler.

Hepsini yaparlar da gene de takip etmekten geri kalmazlar. Uzaktan uzağa, polemik için pusuda beklerler. Böylece sektörden intikamı aldığını düşünür. Hele bunlardan üç beş tanesi bir paylaşımın altında buluşurlarsa, şenliğe bakın siz.

Bazı “kurnaz” LinkedIn profilleri, bu durumu çözmüş, iki satır bir karalama yapıyor, yüzlerce beğeni, paylaşım, yorum vs. Buradan da çıkardığım durum şu, demek ki bu sendrom bulaşıcı.















Bir süre sonra herkesi sarabiliyor. Eleştirel düşünce ile karalama arasındaki farkı bilmeyen insanlarla tartışmayarak kendinizi koruyabilirsiniz." ifadelerini kullandı.